Destekten Yoksun Kalma Tazminatı; müteveffanın geliri, kusur oranları destek gelir payları, muhtemel destek süreleri gibi birçok etkenin belirlenmesinden sonra hayat tabloları doğrultusunda somut olaya ilişkin doğru annüite seçiminin yapılması neticesinde hesaplanmaktadır.

Destekten yoksun kalma tazminatı hesabında kullanılacak verilerin sürekli olarak güncelliği kontrol edilmeli, güncel veriler üzerinden hesaplama gerçekleştirilmelidir. Söz konusu hesaplama sırasında yapılacak küçük bir hata tazminattan yararlanması beklenen mağdurların mağduriyetini daha da arttırabilir.

Hal böyle iken, bu kadar çok etkenin hesaplama sırasında karışıklığa neden olmaması için en küçük ayrıntıya dahi dikkat etmek gerekmektedir.

  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Tanımı

Destekten yoksun kalma tazminatı kavramını açıklamadan önce destek kavramının ne anlama geldiğini açıklamak söz konusu tazminatın kapsamını anlamamamıza yardımcı olacaktır. Destek kavramından kasıt; ‘bir başkasının geçimini, sürekli ve düzenli bir şekilde kısmen veya tamamen sağlayan veyahut söz konusu kişiye ileride bakması kuvvetle muhtemel olan kimsedir.’

Destek iki şekilde karşımıza çıkmaktadır. Birincisi Gerçek Destek, ikincisi ise Farazi Destektir. Gerçek Destek dediğimiz tür; ‘Destekten yoksun kalma talebinde bulunan kişiye, ölümü anına kadar fiili ve düzenli bir şekilde bakan ilerde de bakacak olan kimsedir’. İkinci tür olan Farazi Destek ise; ‘Ölmeseydi olayların olağan akışına göre, destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunan kişiye bakması kuvvetle muhtemel olan kimsedir’.

Gerçek Destek eşlerin birbirlerine desteği, çocukların anne- babaya, anne- babanın çocuklara desteği, kardeşlerin kardeşlere desteği olarak nitelendirilebilirken Farazi Destek, eli kazanç tutmadan ölen küçüğün anne ve babasına desteği, nişanlıların birbirlerine desteği gibi örneklendirilmektedir.

Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, Yargıtay İçtihatları çerçevesinde “Destekten yoksun kalma tazminatı eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminattır” şeklinde açıklanmaktadır. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu, 06.03.1978 tarih ve 1/3 Sayılı Karar)

1.2. Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hesabı İçin Gerekli Veriler

Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken çeşitli verilerden yararlanılmakta olup bu veriler her somut olayın özelliklerine göre farklılık göstermektedir.

Söz konusu veriler;

  • Müteveffanın doğum tarihi ve cinsiyeti
  • Müteveffanın Geliri
  • Kusur Oranları
  • Destekten yoksun kalanların doğum tarihleri ve cinsiyetleri
  • Askerlik Hizmet Bilgisi (gerekiyorsa)
  • SGK tarafından Bağlanan Gelirler (varsa)

Sayılan veriler mahkemeler tarafından yapılan yargılama aşamasında oluşturulan dosya kapsamından ve yapılacak araştırmalar neticesinde elde edilmektedir. Her olayın nitelikleri doğrultusunda değişmekte bu sebeple sabit bir veri bulunmamaktadır.  Tüm bu verilerin olaydan olaya değişiklik gösterdiği dikkate alındığında her olay için ayrı bir hesaplama yapılması gerektiği, herhangi bir olay için yapılan hesaplamanın genel bir hesaplama gibi kullanılamayacağı anlaşılmaktadır.

  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hesabı İçin Belirlenecekler

Destekten yoksun kalma tazminat hesabı esnasında kullanılacak veriler haricinde belirlenmesi gereken unsurlar bulunmaktadır. Söz konusu unsurlar tazminat hesabına etki etmekte olup şu şekilde belirtilmektedir ;

  • Destek Gelir Payları
  • Muhtemel Destek Süreleri
  • Dul kalan eşin Evlenme Olasılığı

Bu belirtilen unsurlar hesaplama esnasında kullanılacak gerekli verilere ek olarak özellikle belirlenmektedir ki hesaplamada yanlışlık yapmamak, hak kayıplarının oluşmasına mahal vermemektir.

  1. DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI HESABINDA DİKKAT EDİLECEK UNSURLAR

Destekten yoksun kalma tazminat hesabı yapılırken, bu konudaki Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına dikkat edilmektedir. Bu uygulamalar, tazminatın hesaplanmasının ardından kimin ne oranda pay alması gerektiği, hesaplama yapılırken indirim yapılıp yapılmaması ile alakalıdır. Bu unsurların ilki
Gelir Paylaştırma, ikincisi ise İndirim Sebepleri olarak düzenlenmektedir.

  • Gelir Paylaştırma

Yargıtay yerleşik uygulamalarında çocuk sayısına göre gelir paylaşımı yapılmaktadır.

YARGITAY Uygulaması

Çocuk Sayısı Müteveffa Payı Dul Eşin Payı Her bir Çocuk Payı
0 2/4 2/4 0
1 2/5 2/5 1/5
2 2/6 2/6 1/6
3 2/7 2/7 1/7
4 2/8 2/8 1/8
5 2/9 2/9 1/9
6 2/10 2/10 1/10
  • Yargıtay Yerleşik İçtihatları

 

  • İndirim Nedenleri

Yapılan yargılama neticesinde Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken bazı indirim sebepleri uygulanmaktadır. Bu indirim sebeplerinin uygulanması olası sebepsiz zenginleşmelerin önüne geçmek aynı zamanda olası hak kayıplarını önlemektir. Bahse konu indirim sebepleri ;

  • Müterafik kusur
  • Hatır taşıması
  • Askerlik tenzili
  • Dul kalan eşin yeniden evlenme ihtimali
  • Sorumluluk sigortaları
  • SGK tarafından bağlanan gelirler

bu sebepler hesaplanan tazminattan indirilmektedir. Ancak Can Sigortaları
ve koltuk Sigortaları kaynaklı ödemeler Destekten Yoksun Kalma Tazminatından indirilmemektedir. 

  1. DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI HESAPLANMASI 
  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Nasıl Hesaplanır?

Destekten yoksun kalma tazminatı, genel şartlar uyarınca belirlenen ilkeler dikkate alınarak zarar gören kişinin ve müteveffanın bireysel özelliklerine göre hesaplanmaktadır.

Hesaplamalarda TRH2010 tablosu ile birlikte %1,8 iskonto oranı dikkate alınmaktadır. Hesaplamada belirtilen tablo ve iskonto oranı haricinde müteveffanın doğum tarihi ve cinsiyeti, müteveffanın geliri, kusur oranları, destek gelir payları, dul eşin yeniden evlenme olasılığı, çocuk sayısına göre gelir paylaştırılması, indirim sebepleri dikkate alınmaktadır.

  • Konu İle İlgili Yargıtay Kararları

Destekten Yoksun Kalma Tazminatı ile ilgili olarak Yargıtay’ın yerleşik  içtihatları bulunmaktadır. Bu içtihatlar İlk Derece Mahkemelerince hesaplama yapılırken dikkate alınmaktadır. Bu içtihatlara örnek verecek olursak
bunlardan ilki; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2012 yılında verdiği gerekçeli karardır. Söz konusu Hukuk Genel Kurul Kararı, Tek Taraflı Trafik Kazalarında Kusurun Destekten mahrum kalanlara yansıtılmaması ile ilgili bir karardır.

“Destekten yoksun kalma tazminatı davası – desteğin işleteni olduğu araçta sürücünün tam kusuru ile meydana gelen trafik kazası – destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla zorunlu mali sorumluluk sigortacısı hasım gösterilerek dava açılabileceği

ÖZET: Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı; dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, işletenin desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği; aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı sigorta şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri, oy çokluğu ile kabul edilmiştir.” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 22.02.2012 Tarih ve 2011/17-787 E., 2012/92 K.)

Bir diğer Yargıtay Kararı ise Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin TRH2010 Tablosunun kullanılmasına ilişkin kararı olduğu görülmektedir.

“TRH2010 tablosu kullanımı kararı

Kurumun Rücu Alacağının Hesaplanması, İş Kazası Nedeniyle Kurum      Zararının Rücuan Tazmini Davası, Halefiyet İlkesi

ÖZET: Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Rücu tazminatı hesaplanırken sigortalının veya hak sahibinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvelleri ile saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olduğundan, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda, ülkemize özgü ve güncel verileri içeren TRH 2010 tablosunun tazminat hesabına esas bakiye ömrün belirlenmesinde nazara alınmalıdır.” (Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, 26.11.2013 Tarih ve 2012/24342 E., 2013/22419 K.)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz